"Hayalet Acı", Hollandalı Arnon Grünberg’in dilimize çevrilen ilk kitabı. 2000 tarihli kitap, ilk romanı büyük bir satış başarısı yakalayan, ancak daha sonra yazdıkları hiç tutmayan Robert G. Mehlman’ı anlatıyor.
Mehlman, nevrotik bir mitomanik. Yani harıl harıl yalan söylemeden rahat edemiyor. Mehlman, bir kez başarı yakalamış ancak o hızla devam edememiş bir yazar. Yayımcısı, vasat kısa hikâyeleriyle ilgilenmiyor, birikmiş para aylar önce bitmiş durumda, kalanlar da Atlantic City’deki bir gecede suyunu çekince Mehlman kredi kartı sömürerek borç içinde yaşamaya başlıyor. Kahramanımız, önüne gelen tek teklifi kabul ediyor ve “69 Tarifle Polonya - Yahudi Mutfağı” adlı bir yemek kitabı hazırlamaya başlıyor. Yemek kitabı büyük başarıya ulaşınca da şans eseri iflastan yırtıyor.
Mehlman, "69 Tarif"i yazdığı sırada karısından boşanıyor, hayatına başka kadınlar giriyor, dünya sıralamasında 300’den yukarıya çıkamayan tenis oyuncusu babası ve oğluna âşık annesi ile didişiyor, kendini öldüren hastalarıyla ünlü eski karısı ile bir çocuk yapıyor. Zaten “Hayalet Acı”, başarı peşinde koşan bir yazardan çok, başarısız bir babanın öyküsü. Bu arada sürekli mektuplar yazıyor, gönül rahatlığıyla yalan söyleyebildiği mektuplar.
Hollanda hükümeti, kendi başarılı edebiyatçılarının tüm dünyada tanınması için bir çeviri destek fonu başlattı. “Hayalet Acı”, bu program çerçevesinde dilimize kazandırıldı. Bir roman içinde roman olan kitap, karanlık ve zeki, en önemlisi sürekli komik. Eğlencelik denemeyecek ama eğlenceli bir hikâye anlatıyor.
Bunlar da benim kitaptan not düştüklerim;
Bunlar da benim kitaptan not düştüklerim;
- Platonik bir sevgili, alkolsüz biraya benzer.
- - Bazı insanlar vücutlarını ihmal eder, bazılarıysa ruhlarını. Hem ruhunu hem de vücudunu ihmal edenler de vardı. Ben bakımlı bir vücuttaki ihmal edilmiş ruhu tercih ediyordum.
- - Ayrılmak aslında sevginin tersine çevrilmiş bir biçimidir.Birini bir saniye süresince seversin ya da sevdiğini düşünürsün, geri kalan zamanda da onunla vedalaşmakla, ondan kurtulmakla uğraşırsın, ayrılış ne kadar uzun sürerse sevgi de o kadar büyüktür. Aslında hayat da hayata veda etme sürecinden başka bir şey değildir.
- - Seni sadece sevmek lazım.
- - Hiç bir çağrı kaçışın çağrısı kadar tatlı değildir.
- - Ölüm konuşmanı kendin yazmalısın. Eğer onu üçüncü sınıf bir gazetecinin eline bırakırsan, seni onuncu sayfaya, 'Uzaklarda Neler Oluyor' sütununa koyarlar.
Kaynak: istegenc.com.tr
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder